Monthly Archives: Ocak 2011

İbrahim Demirci ile Arapça bahsi.

Yıllardır Kabbânî’den, Adonis’ten yaptığı çeviriler sayesinde tanıdığım İbrahim Demirci’yle tanışma şerefine Maraş’ta eriştim. “Düşünen Kalem Nuri Pakdil” sempozyumunun ilk oturumunun ardından bizi öğle yemeğini yiyeceğimiz yere götüren otobüste İbrahim Bey’le çevirileri hakkında konuştuk. O günün akşamında ise kaldığımız otelin lobisinde öğle vakti konuştuğumuz çeviri bahsini tekrar etmekle birlikte siyaset, devrim, edebiyat, dergiler hakkında geniş yelpazede sohbet etme fırsatı yakaladık kendisiyle, Mustafa Köneçoğlu ve Ömer Faruk Dönmez de sohbetteydiler. İbrahim Demirci’yle sohbetimizin yaptığı son çevirilerle ilgili olan kısmını yayımlıyorum.

Şu sıralar hazırladığınız bir kitap çevirisi var mı?

Abdurrahman Munîf’in ilk romanını, Ağaçlar ve Merzuk Cinayeti’ni [Al-ashjar wa-ghtyal Marzuq, 1973, Beyrut] çevirdik Hasan Harmancı’yla birlikte. YKY yayın yönetmeni Raşit Çavaş’ın isteği üzerine çevirildi ve şu anda yayınevine teslim etmiş durumdayız. 2011 programına alınacak yayınevinin.

Munîf hakkında bilgi verir misiniz biraz?

Suudi asıllı bir yazar. 1933 doğumluydu, 2004’te vefat etti. Mezarı Şam’da bulunuyor.

Ürdün, Suriye ve Irak’ta yaşıyordu. Politik bir insan aynı zamanda. Irak’ta bir petrol dergisinin yöneticiliğini yapıyor vaktiyle. Bu derginin yayınları sebebiyle petrol krallarını rahatsız ediyor ve eserleri birçok ülkede yasaklanıyor. Beş ciltlik kitabı Tuz Kentleri’nin de büyük etkisi var bu tepkilerde, Arap dünyasında petrolün yol açtığı değişimleri işliyor bu beş ciltte. Yoğun bir iş ama bu kitabı da çevirmek isterim.

Kabbânî’den çevirdiğiniz 1997’de Mavi Yayıncılık’tan çıkan Gazaba Uğramış Şiirler’in [Kasaidu Mağdubun Aleyha] baskısı bulunmuyor. İçinde direnişe ve umuda dair muazzam şiirler bulunduran bu kitabın yeni baskısının yapılması düşünülüyor mu?

Gazaba Uğramış  Şiirler ve Turan Koç’la birlikte çevirerek hazırladığımız İşgal Altında kitapları bir arada ve bazı eklemelerle, seçme şiirler hâlinde yayımlanacak. Genişletilmiş baskı. Hazır bir şekilde İz Yayınları’nda duruyor bu kitap da.

M. Fatih Kutan Maraş’ta konuştu.

Söyleşinin ilk yayımlanmış hâli için buyrun.

Yorum bırakın

Filed under Genel

1981’de neler oldu?, Ahmet Murat.

korkma sönmez’i okuyordum sahnede gözlerim çakmak
ıslak sakallar içindeki babama bakarak
kulaklarıma taşıyordu kan karlı bir şubat çiliyordu
evren paşaya yanıktı örtmen kolonya içiyordu

korkma sönmez’i bağırıyordum gözlerim çalık
tarih ve anksiyete, devlet ve kalabalık
bir bir aşıyordum siperleri derin bir uyku gibi
sönmezdim korkmuyordum arife’yi sevmekten artık

[Bir Şair Bisikletle, Profil Yayıncılık, Mayıs 2010]

Yorum bırakın

Filed under Genel

Kıyamet alameti şiir.

“Kıyam/et” kelimesiyle başlıyor şiir. 2011 yılında yayımlanan bir şiir bu. Devam eden dizelerde öyle sıradanlıklar var ki, tahammül sınırını zorluyor. Şiire böyle başlamak çok büyük bir “buluş” sanki. Bunu içtenlikle böyle hissediyorsa bu şeyi yazan, kendisinden şair falan olmaz. Olmaz yani. Parça parça bir hâlde girilmez şiire. Net olursun. Belli edersin ötesini. İlk dize önemlidir işte. Hem şöyle bir durum da var ortada: Hüseyin Atlansoy’un “İyi Günler İlerde Anneanne” şiirinin son dizesi “kıyam/et bize”dir. Kaçak Yolcu kitabından okuyorum şu anda bahse konu olan şiiri, baskı tarihi 1998. [Hece Yayınları’ndan çıkan toplu şiirler kitabı Su Burcu‘nda bu dize kaldırılmıştı sanırım.] İnşallah kopyadır demek isterdim, inşallah haberdardır ve kopya etmiştir Hüseyin Atlansoy’dan. Kötü bir kopya da bir nebze mutlu edebilirdi beni. Sanmıyorum Atlansoy’un şiirine dair malumatı olduğunu. “Arjantin” şiirinden de haberleri yoktur şimdi… Günümüz şiirini yakından takip ettiğini de söyler böyleleri. Hey Allahım! [ Arjantin. ] – M.F.K.

Yorum bırakın

Filed under Genel

Hakan Albayrak.

Yorum bırakın

Filed under Genel